top of page

11.08.2016

"Ekolojik yaşam iyi insanların işidir"

Erkan Şamcı
Yeşil Bisiklet
Temizliğin Altın Kitabı
Ekolojik Güzelliğin Kitabı
Kadınların Altın Kitabı
Erkan Şamcı

Temizlik adına günlük hayatta kullandığımız, özellikle çamaşır suyu içeren deterjanlar, ilaç olarak adlandırdığımız böcek zehirleri, ev kokuları, ayakkabı boyası, naftalin, oje, aseton ve daha pek çoğu, insan sağlığı ve doğa için çok büyük bir tehdit oluşturuyor. Erkan Şamcı, bunun farkında olan bir ziraat mühendisi. Hayatını ekolojik yaşama adamaya 1989 yılında başlıyor. TRT ekranlarında Ece Erken’in sunduğu “İyi Fikir” programıyla sık sık evlere konuk olan Şamcı, 
'Ekopolis Erkan Şamcı' olma yolculuğunu Bir Başka İnsanlar'a anlatıyor.

“Ben yıllarca anlatsam
 Bir tek anne
 Bir tek çocuk daha az zehirlense
 Daha ne isterim”

Dünya, bazı bakteriler sayesinde “otoepürasyon” denilen kendini temizleme gücüne sahip. Buna rağmen zehirli kimyasal içeren temizlik ürünleri ve atıklar onun bu yükü taşımasını zorlaştırıyor. Şamcı, ekolojik yaşam uzmanı olarak 27 yıldır bu kimyasallarla savaşan bir doğa koruyucusu. Katıldığı ve sunduğu programlar, yazdığı kitaplar, verdiği konferanslarla doğal temizliğin en pratik tariflerini ortaya koyan Şamcı, zehirli kimyasallar içeren temizlik ürünlerinin zararlarını açıklamakla kalmıyor, yapımı oldukça basit ekolojik alternatifleri de bize sunuyor. Üstelik bunlar doğaya da bize ve sevdiklerimize de zarar vermiyor. Şamcı’nın bu tarifleri oluşturmasıysa kimi zaman mutfağın dağılmasını, çamaşır makinesinin yüzlerce kez çalıştırılmasını gerektiriyor. Tüm bu deneme sürecinin ardından sirke, limon, tuz, karbonat, boraks ve 6 bin yıldır insanları temizleyen sabun gibi ulaşımı rahat, maliyeti az ürünlerle kolayca hazırlanan ekolojik malzemeler ortaya çıkıyor.

Betonların yuttuğu kadınlar ve çocuklar var

Şamcı, pencere önü bostanları ve çim coşturan gibi 19 ürünün patentine sahip. Ziraat mühendisliğini bilinçli seçtiğini elirterek ekolojik yaşam uzmanı olma macerasını “Ben ziraat mühendisiyim, mesleğimi de bilinçle seçtim. Aynı zamanda peyzaj mimarıyım. Dolayısıyla mesleğini şehirde sürdürmek zorunda olan bir ziraat mühendisi olarak tarla, bahçe ya da hayvancılık gibi işlerle ilgilenemedim, doğanın içerisinde olamadım. Yani, betonların içerisine sıkışmış bir ziraat mühendisinin isyanıydı benimki.” cümleleriyle anlatıyor.

Peyzaj mimarlığı yaparken binaları doğayla buluşturup, kendini betonlara yeşil makyajı yaparken bulduğunu belirten Şamcı, “Bir süre sonra bunun bir makyaj olduğunu, gerçek bir doğa olmadığını biliyorsunuz. Bu bende küçük bir isyan oluşturdu, ama gördüm ki betonların yuttuğu kadınlar ve çocuklar var. İşte, kadınları ve çocukları kurtarmak adına bu işe giriştim. Bu öyle bir misyon ki, televizyon reklamları üzerinden insanları temizlik hastası yapıp aynı uyuşturucu bağımlısı gibi o insanların ellerine çamaşır suyunu tutuşturan uluslararası devler var. Ve bu dev firmalar amaçlarına ulaşmış durumdalar.” diyor. İnsanlara bu zehirli ürünleri kullanmamaları gerektiğini söylerken, alternatif bir yöntem sunmanın da önemli olduğunu ifade ediyor.

Dünyayı titiz kadınlar kirletiyor

Çamaşır suyundan her yıl ortalama 20 bin kadın zehirleniyor. Çamaşır suyunun çok ciddi ölüm oranlarına neden olduğunu belirten Şamcı, “Ev kadınları marketlerde tinerci çocuk gibi şişeleri açıp burunlarına tutan insanlar hâline geldi. Çünkü koku kamuflajı altında insanlara bir sürü zehirli ürün satıyorlar. 8 hafta çıkmayan kokular yapmışlar, 8 hafta evi zehirliyor demektir bu. Ya da tuvaletin içerisinden öcüler böcüler çıkacak diye yapılan reklamlardan sonra çocuklara tuvalet eğitimi vermek mümkün olmuyor, çocuk oturmuyor oraya. Ve anneleri sürekli olarak mikrop, bakteri korkusuyla ellerine çamaşır suyunu alıyorlar.Birileri buna dur demeliydi.” diye konuşuyor.

Şamcı’ya göre temizlik, titizlik, hijyen ölçülü olduğu müddetçe güzel. Ama titizim diye evine bütün canlıları öldürebilecek kapasitede deterjanları, çamaşır sularını alıp temizlik yapmak için kullananlar, başta kendilerini, çocuklarını ve sevdiklerini zehirliyor. Çamaşır suyunun zararının çok ciddi boyutlara ulaşabildiğini ifade eden Şamcı, bizi şu cümlelerle uyarıyor: “Hijyen, normal insan hayatında olması gereken bir şey değildir. Hijyen, ameliyathanelerin sorunudur. Çünkü orada insanın karnını açarlar, dış ortama karşı savunmasızdır insan.Ben diyorum ki; eğer mutfak tezgâhı üzerinde açık kalp ameliyatı yapmıyorsanız hijyen çok gerekli değil. Sizin öyle bir sorununuzun olmaması lazım. Çünkü hijyen amaçlı kullandığınız o çamaşır suyu ve deterjanlar sizi öldüren şeylerdir, her canlıyı öldürür.”

"Anti bakteriyel ürün, 
anti insan ürün demektir"

En çok markette zorlandığını söylüyor Şamcı ve ekliyor: “Dünyayı titiz kadınlar kirletiyor. Birileri gidip çamaşır suyunu alıp market arabasına koyduğunda, içimden hemen bir refleks olarak onu kurtarmak geliyor. Çünkü düşünebiliyor musun; biri evine temizlik ürünü olarak zehir alıyor ve onun farkında değil. Burada bugün insan sağlığını bozan, bu zehirleri satanlar. Eğer biz ekolojik ürünlere karşı bir talep oluşturursak, ticari firmalar bu sefer bunun üstüne atlayacaktır, bizim yapmaya çalıştığımız şey bu. Çünkü onlar için önemli olan paradır. Ekolojik ürünlerden para kazanabileceklerini anladıkları gün bize en ekolojik ürünleri çıkarmaya başlayacaklar. Biz yine parayı vererek onlardan zehir almayı bırakacağız. İşte o zaman biz kurtulacağız.”

Yiyemediğiniz şeyleri cildinize de sürmeyin

“Ekolojik Güzelliğin Kitabı”nda doğal cilt bakımı ve güzellik sırlarını okuyucuyla paylaşan Ekolojik Yaşam Uzmanı Şamcı, “Unutmayın, cildiniz sizin ruhunuzu açtığınız pencereniz. İçinizin ışığını en iyi yansıtacak olan, kendi yaptığınız kozmetikleriniz.” cümleleriyle fısıldıyor doğal güzelliğin sırrını. Şamcı, kitaplarında zararlı kimyasal içeren deterjanların sağlığımız ve doğa açısından oluşturduğu tehlikedenher fırsatta bahsederken, vücudumuzda bizi var eden 10 trilyon insan hücresinin ve 100 trilyon bakterinin var olduğu bilgisini veriyor. Vücudumuzu koruyan bu bakteriler, anti bakteriyel ürünlerin kullanımı sonucu zarar görüyor. Bu bakterilerin yok olması, yaşama şansımızın kalmaması anlamına geliyor. Bu nedenle bu bakterileri koruyacak ekolojik ürünler kullanmamız büyük önem taşıyor. Cilt bakımında da bu kimyasallardan uzak durulması gerektiğine dikkat çeken Şamcı, “Yiyemediğiniz şeyleri cildinize de sürmeyin” tavsiyesinde bulunmayı ihmal etmiyor.

Bir tabağı kimyasal deterjandan arındırmak için 70 litre su gerekiyor

Mutfaktaki malzemelerle doğa dostu temizlik ürünleri yapmak mümkün. Hem sağlığımız hem de bize yaşama imkânı sunan doğa için bu oldukça önemli. Çünkü kimyasal deterjanla yıkanmış 1 tabağı arındırmak için tam 70 litre su gerekiyor. Yapımı oldukça kolay olan doğal bulaşık deterjanını hazırlamak için tek gerekense boraks, karbonat, biraz tuz, biraz da limon tuzu. Ülkemizdeki bor madenlerinden çıkarılan ve oldukça etkili bir doğal temizleyici olan boraksı hemen hemen tüm tariflerinde kullanan Şamcı, bu ekolojik deterjanların makinelerdeki kireçlenme ve tahribatı da önlediğine değiniyor. Boraks eczanelerden, diğer malzemelerse market ve aktarlardan edinilebiliyor. Yani ekolojik temizlikte kullanılan tüm malzemeler bizi aslında mutfağımızda beklemekte. Kendine ve çevreye saygısı olan insanlar için bu oldukça kolay. Çünkü ekolojik hayatın bir yaşam tarzı olduğunu söyleyen Şamcı’nın da dediği gibi, “Ekolojik yaşam iyi insanların işidir.”

Rol içinde rol. Başkayız her yerde.

Copyright © 2015-2017 Her hakkı saklıdır.

bottom of page